Prof. Dr. Nesrin Dilbaz: "Umut verici hikayeler, 'koronafobi'yi yenmede etkili olabilir"

Prof. Dr. Nesrin Dilbaz: "Umut verici hikayeler, 'koronafobi'yi yenmede etkili olabilir" - "Günümüzde bireyler her sabah 'Yeni bir gelişme var mı?', 'Bana da koronavirüs bulaşmış mıdır?', 'Ateşim var' gibi korkularla yaşıyor. Kontrollü olan her şey faydalıdır fakat bu fobi derecesine ulaşırsa bazı sorunlar ortaya çıkıyor" - "Bu yeni tehdit, 'koronafobi'yi aşmak bizim elimizde. Sizin hayatınızın başkalarının davranışlarına bağlı olduğu bu dönemde, sevdiklerimizi ve yardıma ihtiyacı olanları en azından telefonla aramak, onlara bu salgını yenen kişilerin umut verici hikayelerini anlatmak her iki tarafa da iyi gelecektir"ANTALYA (AA) - TAHSİN KÜÇÜKKARACA - Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, "koronafobi"yi yok etmede, salgını yenenlerin umut verici hikayelerinin etkili olabileceğini bildirdi.Dilbaz, AA muhabirine, bu süreçte sosyal izolasyonun olması gerektiğini ancak telefon ya da sosyal medya aracılığıyla bile olsa insanların iletişimde kalmasının ruh sağlığına olumlu katkı sağlayacağını ifade etti.Tüm dünyada gündeme gelen yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı herkeste bir kaygı oluştuğunu vurgulayan Dilbaz, "Günümüzde bireyler her sabah 'Yeni bir gelişme var mı?', 'Bana da koronavirüs bulaşmış mıdır?', 'Ateşim var' gibi korkularla yaşıyor. Kontrollü olan her şey faydalıdır fakat bu fobi derecesine ulaşırsa bazı sorunlar ortaya çıkıyor." dedi.Sadece güvenilir kaynaklara başvurarak sağlığın korunmasının önemli olduğuna işaret eden Dilbaz, kendisini yeterince korumadığı düşünülen kişilere karşı öfkeyle yaklaşmak yerine, empati yaparak bugünlerin de dayanışma içinde geçeceğini hayal etmek gerektiğini dile getirdi.- Telefonla da olsa iletişim kurulmalıDilbaz, acil ve belirsiz durumların insanlarda strese sebep olduğunu fakat bunun da kontrollü olması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:"Bu yeni tehdit 'koronafobi'yi yenmek bizim elimizde. Sizin hayatınızın başkalarının davranışlarına bağlı olduğu bu dönemde, sevdiklerimizi ve yardıma ihtiyacı olanları en azından telefonla aramak, onlara bu salgını yenen kişilerin umut verici hikayelerini anlatmak her iki tarafa da iyi gelecektir. Elbetteki evimizde kalacağız fakat hayatın devam ettiğini de unutmayacağız. Sevdiklerimizi arayarak birlikte olacağımız günlerin hayallerini kurmak, bizi bu sıkıntılardan kurtaracaktır."- Vakalarla birlikte bilinç düzeyi de arttıÜsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı'ndan bir grup öğretim görevlisiyle 24-31 Mart'ta 1300 kişi üzerinden yaptıkları ankete de değinen Dilbaz, koronavirüs vakalarının artmasıyla toplumda giderek artan bir bilinç oluştuğunu söyledi.Dilbaz, ankete göre toplumun yüzde 96'sının öncesine nazaran düzenli olarak ellerini yıkadığını, yüzde 63'lük bir kesimin daha düzenli beslendiğini, yüzde 82'sinin toplu taşımayı tercih etmediğini, yüzde 94'lük kesimin sosyal mesafeye dikkat ettiğini, yüzde 89'luk bir kesimin ise salgınla ilgili araştırma yapıp gerekli önlemleri almaya çalıştığını ifade etti.Muhabir : Tahsin KüçükkaracaYayınlayan : Nevbahar Dağlar