Ç.Y.D.D. İnsan Hakları Gününü unutmadı

Ramazan Carus, yayınladığı basın bülteninde şu görüşlere yer verdi: "İnsan olarak nasıl yaşamamız, hangi haklara sahip olmamız gerektiğini belirten İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, Birleşmiş Milletler Örgütün'nce 10 Aralık 1948 günü Paris'te kabul edilmiştir. O gün Birleşmiş Milletler üyesi 48 devlet bu tasarıya olumlu oy verirken, 8 devlet çekimser kalmıştır.

Bu bildirge, insanlıkça uyulması gereken kuralları 1776'daki Amerika ve 1789'daki Fransız İnsan Hakları Bildirgelerinden çok daha somut ve bütünleşmiş biçimde ortaya koymuştur.

İnsanların eşit doğdukları, yasaların önünde insanların eşitliği, Keyfe bağlı tutuklamaların yasaklanması, Her sanığın suçluluğu onaylanıncaya dek suçsuz sayılması, mal edinme haklarının kabulü, düşünce özgürlüğü, konut dokunulmazlığı, toplumsal güvenlik ve toplumsal yardım hakları, iş hakları ve onun tamamlayıcısı olan dinlenme hakkı, siyasal hakların vazgeçilmez bütünleyicisi olan eğitim ve kültür hakkı.

Türkiye insan hakları evrensel bildirgesini 6 Nisan 1949 günü 9119 sayılı bakanlar kurulu kararıyla benimsedi. Bildirgenin 20. yıldönümü, 10 Aralık 1968 günü Dünya İnsan Hakları Günü olarak ilan edilmiştir.

Tüm çabalara karşın yeryüzünde insanların köleliği, ırk ve din ayrımcılığı, savaşlar, nikahsız anneler, evlilik dışı doğmuş çocuklar sorunları bir çok yerlerde sürüp gitmektedir.