Toros Üniversitesi'nde ‘Aile Şirketlerinin Kurumsallaşması' masaya yatırıldı

Güncel (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 27.02.2019 - 22:49, Güncelleme: 27.02.2019 - 22:49 2788+ kez okundu.
 

Toros Üniversitesi'nde ‘Aile Şirketlerinin Kurumsallaşması' masaya yatırıldı

Toros Üniversitesi ve Diyarbakır Tanıtma, Kültür ve Yardımlaşma Vakfı (DİTAV) işbirliğiyle “Aile Şirketlerinin Kurumsallaşması ve Aile Anayasası” konusu masaya yatırıldı. Toros Üniversitesi İİSBF Öğretim Üyesi Doç. Dr. Köksal Hazır, Türkiye'de büyük şirketlerin yüzde 96'sının, KOBİ'lerin de yüzde 99'unun aile işletmesi olduğunu söyledi. Toros Üniversitesi'nde, aile şirketlerinin yapılanması ve kurumsallaşmasının ele alındığı bir panel düzenlendi. 45 Evler Kampüsü Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen “Aile Şirketlerinin Kurumsallaşması ve Aile Anayasası” konulu panele, Toros Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ali Özveren, DİTAV Mersin Yönetim Kurulu Başkanı Ferudun Gündüz, dekanlar, akademisyenler, sektör temsilcileri ve öğrenciler katıldı. Panelin açılış konuşmasını yapan İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi (İİSBF) Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hazır, aile işletmelerinin önemini vurgu yaptı. Üniversiteden mezun olacak öğrencilerin, iş hayatına atıldıklarında büyük bir olasılıkla aile şirketlerinde çalışacaklarını söyleyen Hazır, “Çünkü gerek dünyada gerek ülkemize baktığımızda kurum olan şirketlerin yüzde 90'ından fazlası aile işletmesidir. Ülkemizde bu oran büyük şirketlerde yüzde 96, KOBİ'lerde ise yüzde 99'dur. Aile işletmesi hayatın her yerinde, çünkü aileler girişimci, çabuk organize olabiliyor. Bu nedenle ekonominin içerisinde aile şirketleri daha dinamik” dedi. Türkiye'de kurulan işletmelerin yüzde 90'dan fazlasının aile işletmesi olduğunun altını çizen DİTAV Mersin Başkanı Gündüz ise dünyada da durumun çok farklı olmadığını, müteşebbis bir insanın işletmeyi kurup, ardından kendi yakınındaki bu işi yapamaya uygun nitelikli kişileri işin içine kattığını ifade etti. “Bugünkü şirketlerin karşılaştığı temel problem rekabet” Kurumsallaşma konusunda sunum yapan İİSBF Dekanı Prof. Dr. Süleyman Türkel de işletmelerin karşılaşabilecekleri kritik konular hakkında bilgi verdi. Bu konuları maddeler halinde sıralayan Prof. Türkel, “Birincisi, her şirket karlılığını ve şirketin değerini arttırmak istiyor, bu temel amaçlardan biri. İkinci önemli konu ise yetenekli kişileri şirkete çekmek ve elde tutmak istiyor. Üçüncüsü, marka sadakati oluşturmak, şirket kültürüne çevre ve etik değerleri yerleştirmek ve sürdürülebilir, krizlere dayanaklı bir şirket oluşturmak istiyor. İster büyük şirket olsun ister küçük şirket olsun bu şartları karşılamak istiyor. Bugünkü şirketlerin karşılaştığı temel problem rekabet. Öyle bir rekabet ki, bir anda şirketlerin yok olmasına veya bir anda gelişen teknolojinin verdiği avantajlarla inanılmaz imkanlara kavuşabiliyor şirketler. Dolayısıyla bir şirket günümüzde birbiriyle iç içe geçen üç aşamada rekabet etmektedir. Bunlar, sektörde öngörü ve fikir liderliği için rekabet, ilerleme yollarının yönetilmesi için rekabet ve pazar konumu, pazar payı için rekabet. Şirketlerin bu rekabete dayanabilmesi için nasıl bir yapı oluşturmamız lazım. Şirketlerin ortaya çıkan tehditlere ve krizlere karşı dayanıklı ve esnek yapılar oluşturması gerekiyor. Eğer bunu sağlayamazsa fırtına nasıl her şeyi önüne alıp götürüyorsa şirketleri de aynı şekilde götürüyor” dedi. Aile şirketlerinin kurumsallaşabilmesi için bir takım gerekliliklerin olduğunu dile getiren Türkel, “Aile anayasası oluşturmak, aile-yönetim ilişikleri belirlemek, aile konseyi oluşturarak iletişimi arttırmak, bir çatışma yönetimi sistematiği oluşturmak, bir devir planı yapılmasını ve hissedar sözleşmesini hazırlamak, aile şirketlerinin kurumsallaşmasının olmazsa olmazlarıdır” diye konuştu. Sunumun ardından Mersin'in önemli aile şirketlerinin temsilcileri, kendi şirketlerinin kurulma öyküsü ve işleyişi hakkında bilgiler verdiler.
Toros Üniversitesi ve Diyarbakır Tanıtma, Kültür ve Yardımlaşma Vakfı (DİTAV) işbirliğiyle “Aile Şirketlerinin Kurumsallaşması ve Aile Anayasası” konusu masaya yatırıldı.

Toros Üniversitesi İİSBF Öğretim Üyesi Doç. Dr. Köksal Hazır, Türkiye'de büyük şirketlerin yüzde 96'sının, KOBİ'lerin de yüzde 99'unun aile işletmesi olduğunu söyledi.

Toros Üniversitesi'nde, aile şirketlerinin yapılanması ve kurumsallaşmasının ele alındığı bir panel düzenlendi. 45 Evler Kampüsü Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen “Aile Şirketlerinin Kurumsallaşması ve Aile Anayasası” konulu panele, Toros Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ali Özveren, DİTAV Mersin Yönetim Kurulu Başkanı Ferudun Gündüz, dekanlar, akademisyenler, sektör temsilcileri ve öğrenciler katıldı.

Panelin açılış konuşmasını yapan İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi (İİSBF) Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hazır, aile işletmelerinin önemini vurgu yaptı. Üniversiteden mezun olacak öğrencilerin, iş hayatına atıldıklarında büyük bir olasılıkla aile şirketlerinde çalışacaklarını söyleyen Hazır, “Çünkü gerek dünyada gerek ülkemize baktığımızda kurum olan şirketlerin yüzde 90'ından fazlası aile işletmesidir. Ülkemizde bu oran büyük şirketlerde yüzde 96, KOBİ'lerde ise yüzde 99'dur. Aile işletmesi hayatın her yerinde, çünkü aileler girişimci, çabuk organize olabiliyor. Bu nedenle ekonominin içerisinde aile şirketleri daha dinamik” dedi.

Türkiye'de kurulan işletmelerin yüzde 90'dan fazlasının aile işletmesi olduğunun altını çizen DİTAV Mersin Başkanı Gündüz ise dünyada da durumun çok farklı olmadığını, müteşebbis bir insanın işletmeyi kurup, ardından kendi yakınındaki bu işi yapamaya uygun nitelikli kişileri işin içine kattığını ifade etti.

“Bugünkü şirketlerin karşılaştığı temel problem rekabet”

Kurumsallaşma konusunda sunum yapan İİSBF Dekanı Prof. Dr. Süleyman Türkel de işletmelerin karşılaşabilecekleri kritik konular hakkında bilgi verdi. Bu konuları maddeler halinde sıralayan Prof. Türkel, “Birincisi, her şirket karlılığını ve şirketin değerini arttırmak istiyor, bu temel amaçlardan biri. İkinci önemli konu ise yetenekli kişileri şirkete çekmek ve elde tutmak istiyor.

Üçüncüsü, marka sadakati oluşturmak, şirket kültürüne çevre ve etik değerleri yerleştirmek ve sürdürülebilir, krizlere dayanaklı bir şirket oluşturmak istiyor. İster büyük şirket olsun ister küçük şirket olsun bu şartları karşılamak istiyor.

Bugünkü şirketlerin karşılaştığı temel problem rekabet. Öyle bir rekabet ki, bir anda şirketlerin yok olmasına veya bir anda gelişen teknolojinin verdiği avantajlarla inanılmaz imkanlara kavuşabiliyor şirketler. Dolayısıyla bir şirket günümüzde birbiriyle iç içe geçen üç aşamada rekabet etmektedir.

Bunlar, sektörde öngörü ve fikir liderliği için rekabet, ilerleme yollarının yönetilmesi için rekabet ve pazar konumu, pazar payı için rekabet. Şirketlerin bu rekabete dayanabilmesi için nasıl bir yapı oluşturmamız lazım. Şirketlerin ortaya çıkan tehditlere ve krizlere karşı dayanıklı ve esnek yapılar oluşturması gerekiyor. Eğer bunu sağlayamazsa fırtına nasıl her şeyi önüne alıp götürüyorsa şirketleri de aynı şekilde götürüyor” dedi.

Aile şirketlerinin kurumsallaşabilmesi için bir takım gerekliliklerin olduğunu dile getiren Türkel, “Aile anayasası oluşturmak, aile-yönetim ilişikleri belirlemek, aile konseyi oluşturarak iletişimi arttırmak, bir çatışma yönetimi sistematiği oluşturmak, bir devir planı yapılmasını ve hissedar sözleşmesini hazırlamak, aile şirketlerinin kurumsallaşmasının olmazsa olmazlarıdır” diye konuştu.

Sunumun ardından Mersin'in önemli aile şirketlerinin temsilcileri, kendi şirketlerinin kurulma öyküsü ve işleyişi hakkında bilgiler verdiler.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve telgrafturk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.